top of page

HAYATIMIZIN BİR GÜNÜ - MİHAİL BULGAKOV



YORUMLAR:


Mihail Bulgakov tarafından kaleme alınan eserde, Bolşevik İhtilali sürecindeki Rusya’da insanların yaşadığı gündelik hayat ve sorunlar konu edilmektedir.


Yazar tarafından kısa anekdotlar halinde mini öyküler olarak incelenmesi gereken eserde, her hikayenin Rusların günlük hayatlarından bir kesimi ifade ettiği aşikardır.


Yine bu kesitlerden de anlaşılacağı üzere, devlet mekanizmalarında özellikle doğu ülkelerinde sıkça menfi yönleri ile görülen bürokrasi burada da açıkça karşımıza çıkmaktadır. Bir süre sonra bürokrasi denilen engele sebep olan insanların, kendilerini sorundan soyutlayarak bürokrasiden şikayetçi olması da durumun abesle iştigalini en iyi şekilde göstermektedir.


Ülkemizde de sıkça görülen devlet işleyişindeki birçok sıkıntının aynı dönemde Bolşevik Devrimi gerçekleşmeden Çarlık Rusya’sında da bir sorun olarak telakki edildiği görülmektedir. Bununla birlikte insanların günlük hayatlarında da fırsatçı bir şekilde davrandığı gösterilerek günlük hayatın basit kurnazlıklarına sığınarak devletin bu politikasını da bir yandan doğrular nitelikte hareket ettikleri görülmektedir.


Toplumsal ve sosyolojik portreyi çizmedeki başarısını bu eserde de gösteren yazar, diğer kült eserlerinde görülen kurgusal anlatım yerine bu sefer daha durum bazlı hususlara değinmiştir.


Sonuç olarak eser, hem dönemin Rusya’sını tahlil edip müşahede etmek isteyenler hem de durum öykülerine meraklı okuyucular için kesinlikle incelenmesi gereken önemli eserlerden birisidir.


ALINTILAR(*):

  1. Kızımı toprağa verebilmem için ölüm belgesi istiyorlar.” “Aa… Demek öldüğünü onaylamam gerekiyor… Pekala, öyleyse ölen kızınızı buraya getirin.” “İnsaf edin, Fyodor Naumoviç. Öldü çocuk. Öylece yatıyor. Oysa siz canlısınız.” “Evet, canlıyım ama yalnızım da. Sizde ölen çok… Her biri için koşturacak olursam ben de nalları dikerim.” (Ölüler Yürüyor Hikayesinden Not)

  2. Mantığı yardımcı olmayana duanın da yardımı olmaz.

  3. Ben almadım önlem yangın için. Evimi Tanrı’ya emanet etmiştim, hiç acımadı bana Tanrım, evim yandı.(Altın Kent Hikayesinden Notlar)

DEĞERLENDİRME:


Konu: Eserde, Bolşevik İhtilali sürecindeki Rusya’da insanların yaşadığı gündelik hayat ve sorunlar minik öyküler vasıtasıyla konu edilmektedir


Üslup: Yazarın diğer eserlerinde ekseriyetle görülen olay bazlı anlatımından bu kitabında özellikle vazgeçtiği görülmektedir. Eserin ana teması ve vermek istediği mesajlara dikkat edildiğinde olay bazlı bir hikaye kitabı yerine durum bazlı ve anekdot mahiyetini taşıyan minik öykülerin tercih edilmesinin yegane sebebi olarak bu durum gözükmektedir. Daha önce pek sık kullandığı bilinmemesine karşın bu tarzda da başarılı bir örnek sergileyen yazar, dönemin Rusya’sının en basit gündelik tasvirine kadar incelemesini başarıyla gerçekleştirmiştir.


Özgünlük: Eser, konusu itibariyle özgün sayılan eserler arasında gösterilemeyecektir. Ancak bu kategori bakımından dikkate alınmasının gerekli olmadığının da belirtilmesi gerekmektedir.


Karakter: Eserin türü itibariyle karakter şemasının çok önemli olmadığı görülmektedir. Bu sebeple kitaptaki karakterler daha çok bir anekdotu iletmek ya da basit gündelik olaylar vasıtasıyla toplum yapısını yansıtmakta kullanılan bir araç olmaktan daha fazlası değildir. Bu durumun, yazarın bilinçli tercihi olduğu aşikardır. Buna karşın karakter vasıtasıyla bazı hikayelerdeki mesajların daha açık bir şekilde ifade edilebilmesinin de okuyucular için daha etkili tesirler bırakmakta faydalı olması muhtemeldir.


Akıcılık: Yazarın diğer olay bazlı roman ve hikayelerinde olduğu gibi sürükleyici ve akıcı bir anlatıma sahip olmayan yazıda asıl gayenin okuyucuyu bir serüvende yolculuğa çıkarmak değil, Rus halkının günlük hayatına bir de üçüncü kişinin anlatımıyla uzaktan bakabilmesini sağlamaktır. Bu durum diğer milliyetlere tabi olan okuyucular için de önemli bir örnek teşkil etmektedir. Bu yönüyle eser, sürükleyici olarak nitelendirilemese de, nispeten akıcı olduğu ifade edilebilir.


Genel: Yukarıda belirtilen kriterler uyarınca 10 üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmede:


Konu: 7,5

Üslup: 8

Özgünlük: 3

Karakter: 6,5

Akıcılık: 7


puanlarını alan eserin genel ortalaması ise, 6,4 puandır. Her ne kadar toplumun portresini sunma amacıyla hazırlanmış bir eser olsa da, diğer kategorilerde yazarının ortalama seviyesinin altında kaldığı hissiyatını uyandıran eser, dönem incelemesi yapmak isteyen okuyucular için önemli bir kaynak teşkil etmektedir.


(*) : Alıntılar başlığındaki bütün kısımlar:

HAYATIMIZIN BİR GÜNÜ

Yazar: Mihail Bulgakov

Yayınevi: Can Yayınları

Baskı: 1. Baskı – Nisan 2021

kapakta kullanılan fotoğraftaki kitaptan alıntı olarak kullanılmıştır.

Comments


bottom of page