top of page

KÜÇÜK AİLE HİKAYELER – TEVFİK FİKRET


Tevfik Fikret
Küçük Aile

YORUMLARIM:


Tevfik Fikret’in topluma ve kendi iç dünyasına ilişkin düşüncelerine dair hazırlanmış olan 21 adet hikayesi konu edilmektedir.


Alıntılar kısmında yalnızca 3 hikayeden alıntı yapılmış olsa da, bazı hikayelerin bir sayfa gibi oldukça kısa durum hikayelerinden ibaret olduğunun ifade edilmesi gerekmektedir.


Özellikle kısa hikayelerinde yazarın daha çok edebi sanatlara yer verdiği görülmekle birlikte, durum hikayelerinde bu durumla sıkça karşılaşılmaktadır. Aynı zamanda bütün hikayelerinde yazarın melankolik hayat görüşünün karakterlere ya da olay örgülerine sirayet ettiğinin belirtilmesi gerekmektedir.


Toplumsal mesaj vermek yerine yazar iç dünyasındaki çatışmaları hikayelerine yansıtmayı tercih ettiğinden, eserdeki hikayelerin didaktik unsuru oldukça azdır. Bu durum yeri geldiğinde yazarın hayatına ilişkin çıkarımlar yapılıp ülkenin o zamanki belirli zümresini oluşturan Servet-i Fünun sanatçılarına ilişkin önemli bilgiler de sunmaktadır. Özellikle Tevfik Fikret yönünden bir inceleme yapıldığında hayat şartlarının toplum ortalamasının çok üstünde olmasına karşın, hayata dair gerçek bir hedefi olmamasını oldukça hissettiren yazıları ve eserlerinin olduğu görülmektedir. Almış olduğu eğitim ve tahsil mertebeleri kendisini halktan koparan bir sanatçı olan yazar, bu durum neticesinde kendisini ülkesine ve çevresine ait hissetmemesinden kaynaklı bunalımlar yaşadığının da izlerini göstermektedir.


Felsefi olarak nihilizme yakın bir anlayışa ve inanışa sahip olan yazar, eserlerinde de bu akımı özellikle okuyucularına hissettirmektedir. Bu durum yukarıda ifade edilen melankolik anlatımın kaynaklarından birisi olarak da gösterilebilir.


Bununla birlikte, yazarın ölüm sonrasındaki boşluk ve hiçliğe dair birçok düşüncesinin olduğu ve bu konuda oldukça meraklı olduğu da aslında göze çarpmaktadır. Özellikle eserlerindeki ana karakter ya da yardımcı karakterlerin trajik şekilde ölmesi, Stefan Zweig’e benzer bir olay kurgusunu hissettirse de, okuyucuya yaşatılan hislerin tesiri bakımından Franz Kafka’ya benzerliği özellikle dikkat çekmektedir.


Sonuç olarak eser, yazarın iç dünyasının okuyucuya bir portresi mahiyetinde olan kısa öyküleri barındırmakla birlikte, olay bazlı öykü severler için durağan sayılabilecek eserlerden birisidir. Servet-i Fünun edebiyatına merakı olanlar ve durum hikayelerindeki üslup yöntemlerini incelemek isteyen okuyucular için kesinlikle incelenmesi gereken üslup zenginliklerine sahiptir.


ALINTILAR(*):

  1. Gençlik unutkandır, yeni aşıklar kainatın sahiplerini kendi sevgi dairelerinden ibaret görürler.

  2. Güneşin doğuşu ile batışı, ilkbahar ile sonbahar gerçekte birleşemezse hayalde birleşir: Ayşe güneş doğmadan evvelce güneşin doğduğu yerden, hafif bulutların altında şairane bir hayal gibi görünen incelik perileri kadar güzel, fakat güneşin battığı zaman kabristanın gölgeleri arasına karışan sönük ışıklar kadar hazin! (Annelik Hikayesinden Alıntılar)

  3. Çünkü bence roman, tiyatro, nouvelle (uzun hikaye) gibi şeyler yazmaya hevesli olanlar için insanları ve olayları uzaktan uzağa akıl ve his ile tasarlamak, hayal etmek yeterli olamaz. İşte bunun içindir ki Fransa’nın büyük hikaye yazarları ceplerinde bir cüzdan bulundururlar, gördükleri şeylere dair, daima “not” alırlar.

  4. Zıtlığın mükemmel örneğini görmek için bu aile ile bizim ihtiyara bakmak kafidir. Bir tarafında gençlik, dinçlik, muhabbet, diğer tarafta ihtiyarlık, hastalık, ümitsizlik, o aile fertlerinin çehrelerinde uçan gülüşler ihtiyarın gözlerinde toplaşan gözyaşlarına karşılık geliyor. (Jean Hikayesinden Alıntılar)

  5. Okuduğu bilin ona, “Yürüyen isteğine kavuşur; çalış!” diyordu. O da çalışmıştı, son dakikaya kadar son derece gayret ve sabırla çalışmıştı. Fakat bu çalışma olanca kuvvetini emmiş, okulu bitirdiği zaman zihninde, vücudunda yorgunluktan başka bir şey kalmamıştı.

  6. Asıl şimdi o arzularının köşkünün altın tabakalarına birer birer yetişebilmek, çıkabilmek için çalışmak, uğramak, çırpınmak lazımdır; asıl şimdi yürümeli, hem de yorulmaya, dinlenmeye vakit bulmayarak, böyle kusurlu ihtiyaçlara kapılmayarak yürümelidir. (Gayret Yorgunluğu hikayesinden Alıntılar)

DEĞERLENDİRME:


Konu: Eserde, yazarın topluma ve kendi iç dünyasına ilişkin düşüncelerine dair hazırlanmış olan 21 adet hikayesi konu edilmektedir


Üslup: Ekseriyetle durum bazlı hikayelere yer verilen eserde, yazarın kelime dağarcığı ve ağdalı anlatımı okuyucu için özellikle sadeleştirilmiş metni okuma ihtiyacı uyandırmaktadır. Durum hikayelerine ek olarak üslup zenginliği ve anlatımın girift yapısı sebebiyle oldukça önemli bir üslup yöntemi olsa da, okuyucu açısından durağan bir anlatıma sahip olması kuvvetle muhtemeldir.


Özgünlük: Eser, konusu ve tarzı itibariyle özgün kitaplar arasında sayılamayacak kitaplardandır. Ancak yazarın eserdeki asıl gayesinin özgün bir yapı meydana getirmek olmadığının da ifade edilmesi gerekmektedir.


Karakter: Hikayelerdeki karakter şemaları, genel olarak bir ya da iki karakterle sınırlıdır. Ancak bazı hikayelerde karakter şemasının biraz daha kalabalık bir şekilde bir ya da iki yan karakterle desteklendiği görülmektedir. Bu yönden eser kısa hikayelerde olması gereken karakter çeşitliliğine sahip olmakla birlikte, durum hikayelerinde görülen karakterlerin daha çok duygu tasvirlerinden faydalanmaktadır.


Akıcılık: Üslup bölümünde ifade edilen hususlar dikkate alındığında, eserin anlatım yönünden akıcı olmamakla birlikte, hikayelerin konuları yönünden de sürükleyici olmadıklarının ifade edilmesi gerekmektedir.


Genel: Yukarıda belirtilen kriterler uyarınca 10 üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmede:


Konu: 7,5

Üslup: 8

Özgünlük: 4

Karakter: 7,5

Akıcılık: 6


puanlarını alan eserin genel ortalaması ise, 6,6 puandır. Eser almış olduğu puanla 7 barajına ulaşamamış ise de, özellikle edebiyat meraklıları ve Tevfik Fikret’in iç dünyası ile düşüncelerine ilişkin merakını gidermek isteyenler için kesinlikle okunması gereken kitaplardan birisidir.


(*) : Alıntılar başlığındaki bütün kısımlar:

KÜÇÜK AİLE (HİKAYELER)

Yazar: Tevfik Fikret

Yayınevi: Can Yayınları

Baskı: 1. Baskı – Kasım 2021

kapakta kullanılan fotoğraftaki kitaptan alıntı olarak kullanılmıştır.

Comments


bottom of page