RUH ÜZERİNE BİR ÖZET – İBNİ SİNA
- kirmizicantaliavukat
- 19 Eki
- 5 dakikada okunur

YORUMLARIM:
İbni Sina tarafından 11. Yy’ın başında yazılmış olan eserde, akıl ve ruh üzerine bir değerlendirme gerçekleştirilerek döneminin çok ötesinde araştırmalar konu edilmiştir.
İbni Sina için, doğunun Macchiavelli’si denmesine karşın, bu tabirin dahi batılı oryantalistler tarafından ihdas edildiği açıktır. Çünkü Machiavelli, bilindiği üzere İbni Sina’dan yaklaşık 100 yıl sonra doğmuştur.
Yazar tarafından eserin başından itibaren akıl, ruh, duyu, sezgilere ilişkin önemli tanımlar gerçekleştirilmiştir. İnsanın algı yöntemleri detaylı bir şekilde belirtilmiş olup ruhun insan vücudundan bağımsız olarak varlığını idame ettirdiği ve bu durumun diğer canlılarda pek görülen bir durum olmadığı detaylı betimlemeler ile izah edilmiştir.
Eser, ruhun birçok açıdan incelemesini 10 başlık altında kısa ve yoğun bir şekilde özetlemiştir. Başlıklarda anlatılan konular, ne kadar kısa bir şekilde bahsedilmiş ise de, yazarın her cümlesinde yoğun bir bilgi birikiminin ve teorik anlatımın bulunduğu fark edilmektedir. Döneminin çok ötesinde bilimsel tabirler kullanarak gerçekleştirdiği anlatımlar, bazı bölümleri tekrar okumayı gerektirmektedir.
Ancak eserde verilen bütün örneklendirmeler ve tanımlar tam manasıyla verilmek istenen nihai mesajı açık bir şekilde okuyucusuna sirayet ettirmeyi başarmıştır. İnsanın gözüyle ve aklıyla kavrayabildiği dünya hayatına özgü gerçekliklerden bahsedilmiştir. Bununla birlikte, rasyonel akıl olarak belirtilen; insanın varlığından bağımsız olarak devam eden bir sonsuz akıl ve bilinçten bahsedilmiştir. Bu kavram, insanın ruh olarak ifade ettiği ve insan bedeninin varlığı ile vücuda eşlik eden ancak ondan bağımsız olarak da varlığını idame ettiren bir kavram olarak tanımlanmıştır.
Görüleceği üzere eserde, ciddi anlamda teknik terimlere yer verilmiş olup bu tanımların kitapta geçmesi ile anlatım biraz daha netleştirilmiştir. Ancak, 11. Yy dikkate alındığında oldukça komplike ve hala birçok yönden geçerli teoriler barındıran bir kitap olduğu aşikardır.
Sonuç olarak eser, her yaştan insanın kesinlikle okuması gereken ve batılı düşünürlerden daha mühim olan mütefekkirlerden birisi tarafından kaleme alınmış kitaplardan birisi olarak telakki edilebilir.
ALINTILARIM(*):
Seçkin adamı, sıradan adama bağlayan bağ koparılacak ve sürünün çobana olan güveni yıkılacaktı. Narin olan, artık kuvvetli olanın kuvvetiyle güçlü olamayacak, alt tabakadan olan üst tabakadan olanın koruması ve teşviğiyle yükselemeyecekti.
Her kim kendini bilmede başarısız ise, Yaradan’ını bilmede başarısız olması muhtemeldir; Nasıl olur da bir bilimde otorite olarak kabul edilen biri, daha kendi konusunda cahilken onun bir görüşüne güvenilebilir? Daha fazlasını, bunun doğruluğunun ölçüsüne işaret ettiği Yüce Tanrı’nın kitabında gördüm. “Onlar Tanrı’yı unuttular, O da onlara kendilerini unutturdu.” (Haşr Suresi, 19. Ayet)
Ruhsal yetenekler sıradan ve ayrıcalıklı olmaları açısından, diğer bir deyişle genel ve özel olarak; üç sınıf veya derece altında sınırlanmış ve belirlenmiş olarak öne çıkmaktadır ve dikkat çekmektedir. Bunlardan birincisi, hayvan ve bitkinin katılımı nedeniyle, bitki veya sebze gücü olarak bilinmektedir; ikincisi hayvan gücü olarak bilinir; Üçüncüsü ise konuşma gücü veya rasyonel yetenek olarak bilinmektedir. Bu nedenle, ruhun birincil kısımları, güçlerine olan bakış açılarıyla düşünüldüğünde, üç tanedir.
Canlı bir beden doğal bir bileşik yapıdır, cansızdan bedeni olmasından değil, ruhu olması nedeniyle ayrılır ve bu da bedeni değil ruhu olması nedeniyle çok çeşitli hayvan eylemleri meydana getirmektedir. Ruhu olması nedeniyle canlıdır, bedeni olması nedeniyle değil ve ruhu onun içindedir.
Ruhlu bedenler, yani ruhlara sahip olmanın, eğer sebze güçleri tarafından bakılırsa, beslenmede ortak, fakat büyüme ve üremede farklılaşan bir biçimde olduğu görülmüştür.
Sebze güçleri 3 adettir: 1. Beslenme, 2. Büyüme ve 3. Üreme. Bunlardan başlangıç noktası olarak beslenme; hedef ve son olarak üreme ve başlangıç yerini sona bağlamak için büyüme.
Doğa büyümeye teşvikle yaşayan bir beden üretmek için bir güç isteğindedir ve büyümeyi veren güce sahip Tanrısal Takdir tarafından donatılmıştır.
Tanrısal Takdir, çoğu hayvana koku alma gücünün verilmesini uygun görmüştür. Yararlı olan duyulardan, koku alma gücünden sonra Görme Duyusu gelmektedir.
Tanrısal Takdir, canlı varlıklara (hayvanlara), bu sayede duyular tarafından algılanan nesnelerin biçimlerini muhafaza edebilmeleri için, özgün katılım özelliği (veya duyusu) yani resmetme gücü ve hatırlananı muhafaza etme gücü verilmesini uygun görmüştür. Bu sayede, duyular tarafından algıladıkları nesneleri kavrayıp, çıkardıkları anlamları muhafaza edebilmeleri sağlanmıştır. Hafızada neyin silinip yok edilmesine veya neyi tutmak istediğine karar verebilsin diye hayal kurma gücü verilmesini uygun görmüştür.
Algılama gücü, ya beş duyu gibi dış; ya da resmetme, hayal kurma, tahmin etme ve hayal kurma gücü gibi iç duyudur.
Bu güç, akılla kavranan nesneleri beden işbirliğiyle değil, yalnızca kendi kendine kavramaktır.
Akılla kavranan nesneleri kavrayan güç, ne kadar yorucu zihinsel kavram algılarsa, işinde o kadar daha güçlü olmaktadır, bundan dolayı algılama işleminde bir alete ihtiyaç duymamaktadır ve bunun için kendi kendine algılamaktadır.
Sonsuz olandan başka daha az yapan herhangi biri sonludur; bundan dolayı iki yarının her birinin kuvveti ve toplamı sonludur, bundan iki sonlunun toplamının kendisi de sonludur, buna karşılık sonsuz olduğu iddia edilmiştir ki bu bir çelişkidir. Rasyonel güç ise, birçok sonsuz görev yerine getirmede yeteri kadar güçlüdür, görüyoruz ki rasyonel gücün diğer eylemleri arasında yerine getirmesi gereken geometrik, aritmetik ve felsefi biçimler sonsuzdurlar. Bu nedenle rasyonel güç bedenin içinde veya beklemede değildir, bu nedenle kendi başınadır ve kendisinin bir özüdür. İki bitişik özden birinin çürümesi, diğerinin çürümesini takip etmemekte ve ona katılmamaktadır. Bu sebeple, bedenin ölümü zorunlu olarak ruhun ölümünü mümkün kılmamaktadır, bu da göstermek istediğimiz şeydir.
Duyusal algılarımız yoluyla vardığımız her yargı uygulanabilir değildir, fakat şöyle de olabilir ki, algılamadıklarımız algıladıklarımızla farklılık gösterebilir.
Kusursuzlaştıranına ulaşan ve onu O’na bağlayan, çürümeye karşı güvenlidir, dahası O’ndan bağlantının kopması sırasında dahi çürüme geçirmemiştir. Bunun için ölümden sonra ruh kalacak ve sarsılmazlığına devam edecek ve genel evrensel akıl denilen- kanun yapıcıların dilinde Tanrısal Bilgi denilen- bu asil öze bağlı olacaktır.
DEĞERLENDİRMELERİM:
Konu: Eserde, akıl ve ruh üzerine bir değerlendirme gerçekleştirilerek döneminin çok ötesinde araştırmalar konu edilmiştir.
Üslup: Yorumlar kısmında da belirtildiği üzere eserde, teorik ve terimsel bir anlatım mevcuttur. Bunun haricinde, eserin anlatımının kısa ve sade cümleler kullanılarak oluşturulması anlatımı biraz daha takip edilebilir kılmaktadır. Dönemimizde dahi tam manasıyla idrak edilemeyen terimlerin o zamanlarda bu seviyede bir teknik anlatımla izah edilmesi ise, yazarın döneminin ne kadar ilerisinde olduğunu açıkça hissettirmektedir.
Özgünlük: Eser, niteliği itibariyle bu kategoride değerlendirilmeyecektir. Ancak, döneminin çok ilerisinde bir konuyu irdelemesi yönünden kesinlikle sıra dışı olduğunun ifade edilmesi gerekir.
Karakter: Eser, niteliği itibariyle bu kategoride değerlendirilmeyecektir.
Akıcılık: Üslup bölümünde ifade edilen hususlar dikkate alındığında eserin akıcılık ve sürükleyicilik unsurlarını ön plana çıkarma niyetinde olmadığı aşikardır. Buna karşın, oldukça teknik tabirin bu kadar kısa ve yalın cümlelerle ifade edilmesi sayesinde olabilecek en akıcı anlatımın sağlandığının ifade edilmesi gerekmektedir.
Genel: Yukarıda belirtilen kriterler uyarınca 10 üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmede:
Konu: 9
Üslup: 8
Akıcılık: 6
puanlarını alan eserin genel ortalaması 7,7 puandır. Eserin türü ve işlediği konunun teorik anlatımı dikkate alındığında neredeyse 8 barajına yakın bir puan alması içerdiği mesajların önemini göstermede oldukça mühimdir. Bu yönüyle kesinlikle okunması ve üzerinde detaylı şekilde durulması gereken kitaplardan birisi olduğunun belirtilmesi gerekmektedir.
(*) : Alıntılarım başlığındaki bütün kısımlar:
RUH ÜZERİNE BİR ÖZET
Yazar: İbni Sina
Yayınevi: Gece Kitaplığı Yayıncılık
Baskı: 1. Baskı – Aralık 2019
kapakta kullanılan fotoğraftaki kitaptan alıntı olarak kullanılmıştır.




Yorumlar